30 Ocak 2018 Salı

Ayrılık



En çok da geceleri sevmedim çünkü vurdu ayıbımı yüzüme, el ne dedi ayak ne dedi düşündürdü bir bir. Düşündürdü tüm olanları... Düşman oldum herkese en çok da kendime, kendini bilmenin yolu düşman olmayı öğrenmekten geçermiş, en çok da kendine bunu da yeni öğrendim. Yokluğuna alışmaya alıştırıyorum kendimi, sıcak tenin geliyor aklıma sıcak öpüşler, uzaklaşıyor en acınası soğuğunda gecenin. Kıvrılıyorum yatağın bir ucundan bir ucuna yumruk oluyorum kendi kendime ah burda olsan. Zoruma gidiyor her şey herkes bu ne ayıp bu ne günah. En çok cehennemi ben hakediyorum arzu kutusunu açtığım için... şimdi gece olur saatler sonra sabah, uyanırım nasılsa her gün bir umut, tekrar gece olur bugün de hiç bir şey yok. Uyusam uyanmasam, belki rüyamda sararım hem ne demek rüyaya hükmedememek. Kokun gidecek, ellerin gidecek, öpüşlerin gidecek şimdi öyle mi ? Ben ise bir mağlub bir ölü... En çok da insan varlığıma küfrettim. Tanrı bu kadar zor olmalı mıydı ? Hem sevişmek en kutsal ibadetken nedir bu beni ele geçiren şeytani  güç, yolu kaybettiren, kanırtan, içimden canı söküp alan. Utandım her an her saniye öyle ki zaman küstü geçmedi bir boşluğa el salladım şimdi tam ortasındayım adına her ne dediysek. Dışavuramadığım her neyse ezildim altında ağladım müzik sustu, müzik başladı ben ağladım... Yetmesindi, celladına gülümsemek böyledir işte, yok oluşa götürürken tüm sevdaları son dilek son söz ? Bitti mi şimdi, gitin mi ?


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder